Kayıtlar

Nisan, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

BİR YUDUM KİTAP UYGULAMASI

Resim
Sizlerle teknolojinin gelebileceği en güzel noktayı paylaşmak istiyorum. Benim gibi kitap kurdu, kitap takıntısı olan birine göre bahsedeceğim şey cennetin ötesinde bir şey benim için. Pek çoğumuzun henüz duymadığı fakat kesinlikle yayılması ve büyümesi gerektiğini düşündüğüm bir kuruluş olarak ''Bir Yudum Kitap'' uygulaması ile sizi tanıştırayım.  Şans eseri üniversitede bir arkadaşımın bahsi üzerine bilgilendim ve yaklaşık iki senedir her gün aktif olarak okuyucu statüsündeyim.  Bir Yudum Kitap, mail adresiniz ile kaydolacağınız bir sistem ve amacı mailinize her gün beş dakika içinde okuyabileceğiniz hikayeler, kitap kesitleri, şiirler yollamak. Onlar bu işi sevdiği için yapıyorlar, az da olsa insanlara okuma alışkanlığı kazandırabilmeyi umuyorlar.  Her sabah maillerinizde kaybolurken tam gözleriniz acımaya başladığında, beyninizin içinde koşuşturan filler hissettiğinizde okuyabileceğiniz, huzurla dolabileceğiniz sımsıcak yazılar paylaşıyorlar.  Site s...

MOR MENEKŞELER

Resim
Mor Menekşeler, Duygu Uzel'in yazmış olduğu kısa bir kitaptır. Bu kitabı 16-17 yaşlarındayken okumuştum, o zamanlar ilk defa bir erkek arkadaşım olmuştu ve toplum tarafından etik olan şeyler/ olmayan şeyler olarak ailem tarafından bilgilendiriliyordum. O zamanlar ''babane toplumdan, hayat benim hayatım'' isyanlarım esnasında bu kitapla tanışmıştım. Kendim olmama sebep olan güzel bir merdiven oldu benim için. Kitapta bahsi geçen konu erkek egemenliğindeki bir ailenin küçük şehirde yaşamı, ailenin 15 yaşındaki genç kızının yaşadığı baskılar, toplum baskısı ve karşı çıkamamasının verdiği acı. Ana karakter son derece baskıcı bir mahallede yaşıyor, ilk defa yan apartmanda oturan bir erkeğe aşık oluyor ve kitap burada başlıyor. ''Uzun zamandır bir şey hissetmemiştim'', ''İlk hisler ne güzeldi,ah,aah'' gibi şeyler söylüyorsanız bu kitap kısa ve çözüm yolunuz olur.  Konusu anlaşılır, verilmek istenen mesaj gayet açık ve net verilir...

KULLATEYN KİTABI

Resim
Bu yazımda bahsetmek istediğim bir kitap var. Kitabın adı ''Kullateyn''. Yazarı Turan Dursun, kendi hayatını kurgulaştırarak, isim ve yer adlarını değiştirerek otobiyografik bir dokunuş yapmış öyküsüne. 12 yaşına kadarki yaşamını bütün incelikleriyle sayfalara taşımış, bütün yaşadıklarını en şeffaf haliyle bizimle buluşturmuş. Çok fazla bilinen ve ''best seller'' olan bir eser değil, olması da imkansız Türkiye'de. Nedeni ise din hakkında bir kitap olması ve dini, daha doğrusu Doğu Anadolu'daki islamı bütün gerçekliğiyle yazmış yazar. Kendisi Caferi'dir ( https://tr.wikipedia.org/wiki/Caferilik ) . Din eğitimi almak için kendi bulunduğu konumdan çok uzak bir köye imam olmak için ailesi zoruyla gönderilir.  Eğitim aldığı yerdeki insanlarla arasındaki fark, mezhep farkıdır. Mezhep farkını, dinin farklılaştırılmasını, biat etme düşüncesini, mantık sınırlarını aşan kararların alınmasını anlatan Turan Dursun bu kitabıyla beni karamsarlığa ...

KÜÇÜK PRENS

Resim
Bu yazının konusu benim kanım gibi olan Küçük Prens.  Eğer aydınlık bir zihin istiyorsanız, ''kolay okuyabileyim ama hafiften de düşündürsün beni'' diyorsanız.. ''uf suç ve ceza ne kadar ağırmış'' nidalarında bulunuyorsanız, sık sık evreni anlamaya yönelik cümleler okuyup ''vaaaaaaay'' çekiyorsanız ve hala arayıştaysanız 5 kavanoz küçük prens 100 TL!!!! Küçük prens ister 10 yaşında olun ister 70 yaşında olun her zaman istediğiniz defa okuyabileceğiniz ufak kriptoları olan muhteşem bir eserdir. Her cümlesinde, her kelimesinde bir anlam saklıdır. Bulabilmek bazen zaman alabilirken bazense kolay olabilir. Kişiden kişiye şekil değiştiren bir kitap olup zihinde anlamlandırılması değişik şekillerde gerçekleşebilir. Hayatı anlamak için basacağımız ilk sağlam zeminlerden biridir. Sağlam zemin derken evrenin sırrını çözmek için Oğuz Atay'dan Tutunamayanlar ile başlarsanız en son okumanız gereken kitabı en başta okurusunuz hiç sağlam bir ...

H&M SÜRDÜREBİLİRLİK KAMPANYASI

Resim
Etiyopya'daki aylardır sosyal medya konusu olan açlık sınırı hakkında bir haber okudum. H&m markası 18 nisan 2017 günü, 100.00 dolarlık bir bağış yapmış. Son bir aydır H&m'e uğramıyor, alışveriş yapmıyordum fiyatlarındaki artış sebebiyle fakat bu habere denk gelmem az da olsa ısındırdı içimi. Bu sürdürebilirlik kampanyalarını markalar yapmak zorunda oldukları için yapıyorlar malesef fakat en azından böyle güzel işlere yarıyor. Evrende her şey olması gerektiği için var ve insanlar yardımlaşmak zorunda. İnsan ırkı bencilce yaşamaya göre dizayn edilmemiştir. İnsanların insanlara ihtiyacı vardır ve toplumsal varlıklardır. H&M bunu bir kez daha bize göstermiştir.  Kapitalist ülkelerin ve para peşinde koşan ülkelerin tabiki umrudışı bu kriz. Neden? Çünkü Etiyopya'da petrol yok. Neyse ki yardım eden kurumlar, kuruluşlar var. Markaların insanlığa doğru attıkları her adımın sonuna kadar arkasındayım. Sürdürebilirlik bu yüzden hep var olmak zorunda. Kampanyayı in...

Fİ DİZİSİ

Resim
Herkesin merakla beklediği Azra Kohen'in kitabından uyarlanan Fi dizisi çıktığı andan itibaren büyük rağbet gördü. Benim aklıma bir soru geliyor. Biz sansürlenmemiş dizileri sadece internette mi göreceğiz artık? Bu ne kadar etik, ne kadar normal? Dizide yaşanan her olay zaten günlük hayatta da karşımıza çıkıyor. Cinsel içerikli sahneleri tabiki de yolda yürürken görmüyoruz fakat yaşadığımız ''doğal '' şeyler. Bu gibi diziler televizyonlarda yasaklana yasaklana yeni jenerasyonlar daha da bastırılıyor. Her zaman bilinmeyen şey merak uyandırır. Bu diziye internet üzerinden her birey erişebiliyorken ( tv gibi) televizyonlarda bu kadar kısıtlama olması acayip anlamsız geliyor bana. Gerçi bunları konuşacak olursak ülkemiz başından tırnağına kadar anlamsızlıklar silsilesiyle dolu. Neyse diziye dönecek olursak, kitabı okuyanlar bilir dizinin kitapla pek bir alakası yok fakat güzel kurgulanmış tebrik ederim. Sanatın güzel yansıtılışı, müziğin tutkusu, aşk ve ruhsal sal...

DOLAP UYGULAMASI

Resim
Bugün bahsedeceğim veya eleştireceğim konu bir application. Bildiğiniz üzere internet artık bizim besinimiz oldu. Muhtemelen 24 saat boyunca hiç internete girmezsek bir çoğumuz yoksunluk krizi geçirecek kadar internet bağımlısı olduk. Bir sürü negatif etkisi olmasının yanı sıra pozitif etkilerinin olmadığını söylemek dürüst bir eleştiri olmaz. Eskiden değerli zamanımızdan harcayıp halletmeye çalıştığımız bir sürü işi artık internet ile saniyeler içinde halleder olduk. Bir sürü insanın omuzlarından kocaman bir yük kalktı ve internetin pozitif etkilerini hissetmeye başladık.  Geçen gün annemin keşfi üzerine bağımlısı olduğumuz bir application keşfettik. Adı dolap. İkinci el giysilerin satışa sunulduğu bir application. Daha önceleri böyle siteler ve uygulamalar zaten vardı fakat bu sitenin en bilindik farklılaştırıcı özelliği kesinlikle kargo parası ödemiyor olmanız. Bazen diğer sitelerde ''oh, ne kadar ucuz hemen alayım.'' dedikten sonra fiyatın yarısı kadar bir kargo ...

DEFNE SUMAN - SAKLAMBAÇ

Resim
Bu günkü fikirlerimi sunacağım veya eleştireceğim konu adı çok duyulmamış bir kitap. Adı ''Saklambaç''. Yazarı Defne Suman, Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji mezunu, yüksek lisansını yine Boğaziçi'nde yapmış son anda doktora yapmak için gideceği Amerika eğitiminden vazgeçmiş çok farklı bir yazım diline sahip biri. Kitabını iki günde bir solukta bitirdim denebilir. Kitap beğenme konusunda aşırı mızmız olan ben bu kitabı ikinci el aldım ve hislerime güvendim. Eğer bir kitabı alırken içimdeki ses bana ''al'' diye adeta haykırıyorsa kesinlikle ne pahasına olursa olsun alırım o kitabı.  Kitabın ana konusu Defne Suman'ın muhteşem bir şekilde yarattığı ana karakter Eda'nın hayatıdır. O zamanların toplumsal problemleri, Türk geleneklerinin batı kültürüyle harmanlanması, 2000'lere kadar her jenerasyonun Türk toplumunda konumlandırılması, elit kesimin yaşayış biçimi ile iç içe olan Anadolu kesiminin yorumu gibi merak uyandıran konuları ele almas...

SKAM DİZİSİ

Resim
Merhabalar, Bugün bahsedeceğim ve eleştirilerde bulunacağım şey bir dizi. Adı Skam. Norveç'te Hartvig Nissen Lisesi'nde birebir çekilen bir gençlik dizisi olup gerçeği çarpıtmadan olduğu gibi yansıtan başarılı bir dizi. Türkçe altyazı seçeneği ile Norveç kaynaklarından çevrilen cümleler eşliğinde diziyi izlemeniz mümkün. Genel olarak 15-18 yaşları arasındaki ergenlik çağındaki gençlerin problemlerinden ve hayata bakış açılarından yararlanan Skam, hem gençlerin hem de yetişkinlerin de izleyebileceği trajikomik bir seri. Şuan da 4.sezonu yayınlanmakta olan dizi bazı konuların üzerinde fazla durduğu için bazı olumsuz yorumlar da almış. Genele bakıldığında iç çektiren, hissettiren, rahatlatan ve kafa dağıtan bir dizi. İşten veya okuldan yorularak geldiğiniz bir akşam eğer anlamsız, aynı konuları ele alan Türk dizileri yerine Skam'ı izlemeyi tercih ederseniz bence isabetli bir karar vermiş olursunuz, zira kendinizi çocukluğunuza seyahat eden bir trende bulabilir ve kaybol...