DOLAP UYGULAMASI

Bugün bahsedeceğim veya eleştireceğim konu bir application. Bildiğiniz üzere internet artık bizim besinimiz oldu. Muhtemelen 24 saat boyunca hiç internete girmezsek bir çoğumuz yoksunluk krizi geçirecek kadar internet bağımlısı olduk. Bir sürü negatif etkisi olmasının yanı sıra pozitif etkilerinin olmadığını söylemek dürüst bir eleştiri olmaz. Eskiden değerli zamanımızdan harcayıp halletmeye çalıştığımız bir sürü işi artık internet ile saniyeler içinde halleder olduk. Bir sürü insanın omuzlarından kocaman bir yük kalktı ve internetin pozitif etkilerini hissetmeye başladık. 

Geçen gün annemin keşfi üzerine bağımlısı olduğumuz bir application keşfettik. Adı dolap. İkinci el giysilerin satışa sunulduğu bir application. Daha önceleri böyle siteler ve uygulamalar zaten vardı fakat bu sitenin en bilindik farklılaştırıcı özelliği kesinlikle kargo parası ödemiyor olmanız. Bazen diğer sitelerde ''oh, ne kadar ucuz hemen alayım.'' dedikten sonra fiyatın yarısı kadar bir kargo parası ödemenizi istiyorlar yani örneğin 20 TL 'lik bir ürün alacaksanız (mesela tişört) kargo parası 10 TL oluyor ve yaptığınız alışveriş tasarruflu bir alışveriş olmuyor. Oysa ki Dolap'ta ne alırsanız alın hiç bir zaman kargo ödemiyorsunuz. Kargoyu şirket karşılıyor ve an be an kargonuzu takip edebiliyor, gerekirse Dolap'a şikayette bulunabiliyorsunuz. 

Ürün ekleme kolaylığı açısından da farklılık yaratan Dolap, tek tıkla ürün eklemenizi sağlıyor. Ürünlerinizi 24 saat içinde onaylıyor veya onaylamıyor. Böylelikle eğer onaylanırsa ertesi gün ürünleriniz satışa çıkmış oluyor. 

Ayrıca Dolap içinde yapılan ''Zara-Mango İndirimi'' gibi iki günlük indirimler oluyor ve normalde yüksek fiyatlara satılan hiç kullanılmamış ürünler yarı fiyatına düşüyor. Bir sürü markanın veya katogorinin bu şekilde indirimlerinden yaralanabiliyorsunuz. Memnun kalmadığınız ürünü tekrar satışa çıkarabiliyorsunuz. Alışverişiniz tamamlandığında satıcıya yıldızlama puan sistemiyle feedback veriyorsunuz. Benim hiç 5 yıldızın altına düşen ürün satın aldığım kişi olmadı.

Amacım reklam yapmak değildi. Kapitalist sisteme ayak uydurup bembeyaz bir tişörte sırf etiketi var diye dünyaların parasını vermek yerine yine aynı tişörtü daha uygun bir fiyata alıyor olmak mükemmel bir haz. Binevi markayla dalga geçmek. Aynı ürün bir çok kişi tarafından kullanılıyor. Ayrıca dolabınızda giyilmeyen kıyafetler çöpe atılmak yerine geri dönüşüme gidiyor bir nebze. 

Sisteme ayak uydurmak için, gereksiz harcama yapmamak için birebir çözüm yollarından biri. Umarım beğenirsiniz.